İzmir Dayanışma Dergisi
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma
<p>Bu derginin amacı, vergi, muhasebe ve denetim mesleğini ilgilendiren güncel konuların hem akademik hem uygulayıcı gözüyle ele alınmasını sağlamaktır. Bu doğrultuda muhasebe ve denetim alanında güncel konuları içeren teorik, ampirik ve teknik çalışmalar derginin kapsamını oluşturmaktadır. Bu şekilde dergi, akademisyen ve meslek mensuplarının görüş ve bilgi paylaşımlarını arttıran bir platform olmayı amaçlamaktadır.</p> <p>İzmir Dayanışma Dergisi iki ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde hakem sürecinden geçen akademik çalışmalar yer alırken, ikinci bölümde uygulamacıların görüş ve bilgilendirme yazıları bulunmaktadır.</p> <p>İzmir Dayanışma Dergisi uygulamacı ve akademisyenlerden oluşan okuyucu profiline uygun güncel ve farklı konuların işlendiği muhasebe ve denetim mesleğinin gelişimine katkıda bulunan makaleleri yayınlamayı amaçlamaktadır.</p>İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasıtr-TRİzmir Dayanışma Dergisi2687-5233HİZMETKAR LİDERLİK
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2617
<p>Çağımızda yaşanan değişimle birlikte insanı pasif bir unsur olarak gören otoriter liderlik anlayışı değişerek yerini insana değer veren, onlarla iletişim kuran, izleyenlerinin beklentilerine cevap vermek için çabalayan, onların gelişimine katkı sağlamaya çalışan, yaşam boyu öğrenme felsefesini benimseyen hizmetkar liderlik anlayışını ortaya çıkarmıştır. Hizmetkar liderlik anlayışı değişim ve dönüşümün ortaya çıkardığı çağdaş liderlik yaklaşımlarından birisidir. Hizmetkar liderlik, izleyicilerine doğrudan hizmet eden ve bunu görev sayan, onlara mentorluk yapan bir anlayıştır. Hizmetkar lider, izleyenlerinin beklentilerini karşılama doğrultusunda çaba göstermesinin yanı sıra onların çıkarlarını ön plana alır. Hizmetkar lider, izleyenleri ile empati kurarak etkileşim sağlar. Bu bağlamda hizmetkar liderlik, izleyenlerin isteklerinin ve ihtiyaçlarının doğru olarak tespit edilerek, bunlara cevap vermede etkili bir yaklaşımdır. Hizmetkar liderlik anlayışının benimsendiği örgütlerde, adalet ve güven temelinde huzurlu bir çalışma ortamı oluşturulabilir. Böyle bir ortamda çalışanların verimliliği, motivasyonu, iş kalitesi artarak, örgütsel başarıya ulaşılabilir. Bu noktada hizmetkar liderlik, önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmanın amacı içinde yaşadığımız yüzyılda her alanda etkili olan hizmetkar liderlik anlayışını kavramsal perspektifte detaylı olarak incelemektir.</p>Semra Tetik
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-197335336810.69599/izd.2617AB GENİŞLEME POLİTİKALARINI BATI BALKANLAR ÜZERİNDEN DEĞERLENDİRMEK
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2611
<p>Avrupa Birliği’nin genişleme yolculuğu hala devam eden bir serüven olarak gözükmektedir. Genişleme bazen ekonomik gerekçelerle bazen de siyasi önceliklerle gerçekleşmiştir. Yakın tarih olarak değerlendirilen 1992 yılında Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyetin resmi olarak dağılmasından sonra bu coğrafyada Batı Balkanlar olarak ifade edilen içlerinde Hırvatistan ve Kosova’nın da yer aldığı yeni ülkeler yer almaktadır. Bu ülkeler hem ekonomik hem de siyasi koşullarda kendilerine yeni gelecekler çizmeye gayret göstermişlerdir. Bu doğrultuda Batı Balkan ülkeleri Avrupa Birliğinin sınır komşusu olması sebebiyle ekonomik, siyasi, enerji, güvenlik politikaları çerçevesinde entegrasyonunu derinleştirmek istemesiyle üyelik müzakerelerine başlanmıştır. Bu çerçevede üyelik sürecini tamamlayan ve devam eden ülkeler bulunmaktadır.</p> <p>Çalışmada AB genişleme politikaları analizi yapılarak özellikle dağılan Yugoslavya ülkelerinden olan ve bugün AB üyelik süreci tamamlanmış Hırvatistan ile üyelik süreci devam eden Kosova’nın AB ile olan ilişkilerinin siyasi ve ekonomik yönlü politikalarının karşılaştırılmasına odaklanmaktadır. Çalışma da literatür taraması ve temel metin analizleri yöntemi kullanılacaktır.</p>Gizem NergizliEsin Candan Demirkol
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-197336938210.69599/izd.2611DEVLET KIRILGANLIĞI BAĞLAMINDA KIRILGAN BEŞLİ ÜLKELERİNE İLİŞKİN BİR DEĞERLENDİRME
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2610
<p>Ekonomik kırılganlık ve devlet kırılganlığı arasında bir ülkenin ekonomik, politik ve sosyal dinamiklerini içeren karşılıklı bir ilişki bulunur. Ekonomik istikrarsızlıkların söz konusu olduğu bir ortamda sosyal huzur ve barış koşullarının zayıflaması, politik güvensizliklerin gelişmesi mümkündür. Politik istikrarsızlıkların söz konusu olduğu durumlarda ise devlet kırılganlığından söz edilebilir. Bu gibi durumlarda kötü yönetişim, ekonomik istikrarı sağlamaya yönelik politikaların hayata geçirilmesinin önünde engel oluşturur. Bir ülkede ekonomik ve sosyo-politik olarak kırılganlık göstergelerinin iyileşmesi yatırımcı güveninin artması, dış şoklara karşı korunma ve küresel ölçekte finansal gelişmelere uyum konularında kritik öneme sahiptir. Ülkelerin ekonomik, sosyal, politik ve uyum sağlama açısından dirençlerini ölçen Kırılgan Devletler Endeksi bu bağlamda çok işlevsel bir araçtır. Bu çalışmada ülkelerin kırılganlıklarının temel belirleyicileri kavramsal olarak detaylı biçimde ortaya konularak, 2013 yılında yapılan Kırılgan Beşli tanımlamasına konu olan ülkelerin kırılganlık dinamikleri, ekonomik kırılganlık ve devlet kırılganlığı bağlantısı/ayrımı üzerinden Kırılgan Devletler Endeksine bağlı olarak incelenmeye çalışılmıştır.</p>Esin Aslanpay
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-197338339510.69599/izd.2610SERBEST BÖLGELERDE VERGİ UYGULAMALARI
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2641
<p>Türkiye’de serbest bölge kurulması ile ilgili somut girişimler 1980’li yıllarda başlamış olmakla birlikte, bundan önceki çalışmaların tarihi Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar uzanır. 22 Haziran 1927 tarihinde 1132 sayılı ‘Serbest Mıntıka Kanunu’ kabul edilmiş. 17 Mayıs 1976 tarihinde ise 4893 sayılı ‘Şark Halı ve Kilimleriyle Benzerleri ve Hayvan Postları İçin Kurulacak Serbest Yer Hakkında Kanun’ yürürlüğe konulmuştur. Ancak, Türkiye’de serbest bölge konusunda 3218 sayılı Kanundan önce atılan en önemli adımın 21 Aralık 1953 tarihinde kabul edilen 6209 sayılı Serbest Bölge Kanunu olduğu söylenebilir.</p>Seyit Yaşar
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-19733964322023 HESAP DÖNEMİ YAPILAN ENFLASYON DÜZELTMESİ SONUCU DOĞAN ZARARIN 2024 YILI MALİ TABLOSUNA ETKİSİ ÜZERİNE DEĞERLENDİRME
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2642
<p>Uzun bir aradan sonra yeniden 2023 hesap dönemine ait bilançolar enflasyon düzeltmesine tabi tutulmuştur. 2023 hesap dönemi bilançosunda yapılacak düzeltme işlemleri 2023 yılında vergilendirilmemiştir. Ancak, vergi etkisi 2024 yılına yansımaktadır. 2023 hesap dönemi sonunda çıkarılan bilançoda yapılan enflasyon düzeltmesi kayıtları nedeniyle doğan kar ya da zarar 2024 ve sonraki yıllarda düzeltilmiş değerleri üzerinden gider veya gelir unsuru olarak dikkate alınacaklardır. Enflasyon düzeltmesi işlemleri sonucu oluşan enflasyon düzeltme farkları gelir tablosuna aktarılacak ve cari dönemin vergi matrahını doğrudan etkileyecektir. Dolayısıyla, 31/12/2023 yılı bilançosunun düzeltilmesi sonucunda enflasyon düzeltmesi zararı doğması halinde; bu zarar tutarı da 2024 yılında enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak ve bu zarar nedeniyle hesaplanan enflasyon düzeltme farkı gelir tablosuna gelir olarak yansıyacaktır. Neticede vergi matrahını artıran bir unsur olacaktır. Bu yazımızda 31/12/2023 yılı bilançosunun düzeltilmesi sonucu enflasyon düzeltme zararı doğması halinde bu zararın 2024 yılı mali tablosuna etkisini değerlendireceğiz.</p>Gülay Sezen
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973433441MALİ MÜŞAVİRLİKTE MESLEKİ ASGARİ ÜCRET TARİFESİ: SORUNLAR VE ÇÖZÜMLER
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2653
<p>Bu makale, mali müşavirler için belirlenen mesleki asgari ücret tarifesinin güncel ekonomik koşulları yansıtmakta yetersiz kaldığını ve kamu vesayetinin bir aracı olarak kullanıldığını savunmaktadır. Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığınca her yıl yayımlanan mesleki asgari ücret tarifesinin hayattan kopuk, içeriği ve kurgusu itibariyle anlamsız rutin bir yayına dönüştüğünü ortaya koymaktadır. Bu makalede, mesleki asgari ücret tarifesine yönelik mevcut eleştiriler ve bu konudaki düzenlemeler için öneriler detaylı bir şekilde ele alınmaktadır.</p>Şerif Yıldız
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973442445EMİSYON PRİMLİ HİSSE SENEDİ İHRACATININ MUHASEBELEŞTİRİLMESİ III
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2343
<p>Üç bölümden oluşan yazımın bu bölümünde ise emisyon priminin sermayeye ilavesi ve ilave edilen sermayenin azaltılmasında oluşan tutarların dağıtımında vergilendirme yapılıp yapılmayacağı hakkında uzman görüşlerini belirtim.</p> <p>Bu yazımda ise emisyon primli hisse senedi ihracatının muhasebeleştirilmesi, ihraç edilen paylar için fatura düzenlenmesi ve KDV hesaplanması konularını inceleyeceğim.</p>Erol Sönmezocak
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973446449VERGİ İSTİSNASI, SORUNLARI VE ÖNERİLERİMİZ
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2616
<p>Bilindiği üzere ülkemizde 25 Aralık 2021 tarih, 31700 sayılı Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7349 sayılı Gelir Vergisi Kanunu gereği 193 sayılı Kanunu’nun 23’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen 18. bent ile hizmet erbabının, ödemenin yapıldığı ayda geçerli olan asgari ücretinin aylık brüt tutarından işçi sosyal güvenlik kurumu primi ve işsizlik sigorta primi düşüldükten sonra kalan tutarına isabet eden ücretleri Gelir Vergisi’nden istisna edilmiştir.</p>Hüseyin Yörükoğlu
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-19732502542024 YILI ARALIK AYI HATIRLATMALARI
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2643
<p>1) Üretim işi ile uğraşan firmalarda 31 Aralık itibariyle envanter yapmak ve bu envanterin fiyatlandırılması da tamamlanarak fiili ve kaydi envanterler mukayese edilmelidir.<br />2) 31 Aralık tarih itibariyle müşterilerle cari hesap mutabakatları yapılarak cari hesapların kontrol edilmesi sağlanmalıdır. Hesaplar arasında farklılık varsa, bunun nedeni araştırılarak gerekli düzeltmeler yapılmalıdır.</p> <p>...</p>Eda Kaya Bükülmez
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973455457KAYDA ALINAN EMTİA KARŞILIĞI HESABININ MARJİNAL FAYDALARI VE NİTELİĞİ
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2644
<p>Muhasebe mesleğine 1992 yılında sınıf atlatan MSUGT-Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğinin, Tekdüzen Hesap Çerçevesi Hesap Planında 525 hesap kodu yoktu. Fakat yakın tarihimize baktığımızda af kanunları ile bambaşka bir muhasebe ve vergi sisteminle de karşı karşıya kaldık. Burada stok affı kelimesinin marjinalliğinden bahsetmenin tam da sırası…</p> <p>Af kanunları ülkede eşitliksizliği getirmekte ve geleceğe güven konusunda vergi mükellefleri nezdinde telafi edilemeyecek düşünceler bırakmaktadır. Hemen akla gelen 5811, 6111, 6736, 7143, 7326, 7440 sayılı yasalar ile matrah artırımları ve stok afları alışkanlık haline gelmiş olup, yeni yasayı bekleme ümidi oluşturmaktadır.</p> <p>İşletmede mevcut olduğu hâlde kayıtlarda yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında yapılacak düzeltme işlemlerinden kaynaklana marjinal faydaları kısaca; Emtia düzeltmesinin maliyet olarak brüt karlılığa etkisi, Karşılık hesabı pasif fonların ortaklara vergisiz dağıtılması, Özkaynak hesabı olmasından dolayı işletmenin finansman gider kısıtlaması oranına pozitif etkisi, Enflasyon muhasebesi uygulaması sonucu enflasyon düzeltme zararı oluşturması, İşletme içi fonların sermaye artırımında kullanılması, Beyan edilen emtiaya hesaplanarak ödenen KDV indirim ve iadesi başlıkları altında ele alarak ayrıca tekdüzen hesap planı niteliği çerçevesi de makalemizi oluşturacaktır.</p>Ahmet Yüksekol
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973458462C SERİSİ ÜNVANLAR…!
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2645
<p>Şef’im hesap lütfen… Deriz genelde , restaurant da doyup da artık kalkma zamanı gelince. Hatta elimizde kalem varmış gibi, havaya birşeyler karalar gibi falan yaparız göz göze geldiysek , bazen sessizce.</p> <p>Önce bu Şef’i C ile yazmaya başladık . Yıllarca garson bildiğimiz bizim şef oldu baş aşçı pardon Cheff hatta MasterCheff ..</p> <p>Böyle C ile yazınca çok havalı durduğundan mıdır bilinmez, her ünvanın başına getirmek adet oldu tüm dünyada. Başta bir CEO furyası çıkmıştı çok uzun yıllar önce . Genel Müdürler de pek bir sevdi, yakıştırdı bu üç harfi birbirine . CEO denilmesi pek bir havalı geldi kendilerine . Göze de hoş geldi , bu üç büyük harf, herkes bizim üçüncü harfimizi “Si” olarak okur oldu .. Sonra Muhasebe Müdürlerine geldi sıra.. Bir CFO modası çıktı ki sormayın gitsin . Enflasyon da hortladı , hiper dönemi geri geldi ya, herşeyin hızla artmasına büyümesine alışıverdik cümleten , pek bir sevdik bu C harfini ve onu Si olarak okumayı, her ünvanın başına katar, sonra da salar, yayar olduk medyada…</p>Ercan Kezer
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973463469ANAONİM ŞİRKETLERDE YÖNETİM KURULU ÜYESİ OLUP İMZA YETKİSİ BULUNMAYAN KİŞİLERİN VERGİSEL SORUMLULUĞU
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2646
<p>Vergi, devletin egemenlik hakkına dayanarak, kamu hizmetlerinin finansmanında kullanılmak üzere, gerçek ve tüzel kişilerden, ödeme güçlerine göre, karşılıksız ve zorunlu olarak alınan, parasal değer olsa da vergi kanunlarının uygulayıcısı olan idarelerin egemenlik haklarını kullanırken, adaletli ve hukuka uygun davranmaları da önem arz etmektedir.</p> <p>Ancak uygulamada ise, özellikle Anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerinin kamu borçları açısından takibinde birçok ihtilaflara neden olduğu gözlemlenmektedir.</p> <p>Bu makalede ise anonim şirketlerin Türk Ticaret Kanunu (TTK) Vergi Usul Kanunu (VUK) ve Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun (AATUHK) hükümleri doğrultusunda, yönetim kurulu ile kanuni temsilcilerin görev ve yetkileri ile vergi sorumlulukları ele alınacaktır.</p>Enver Çoban
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973470474“ÖZEL HUKUK TÜZEL KİŞİLERİNİN BİLİRKİŞİLİK HİZMETİ VERMESİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR” İLE DÜZENLENEN ANONİM ŞİRKETLERİN BİLİRKİŞİ OLARAK FAALİYET GÖSTERMELERİNİN BİLİRKİŞİLİK MÜESSESESİNE KATKI VE SAKINCALARI
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2647
<p>Özel Hukuk Tüzel Kişilerinin Bilirkişilik Hizmeti Vermesine İlişkin Usul ve Esaslar 23 Ağustos 2024 tarihinde T.C. Adalet Bakanlığı Bilirkişilik Daire Başkanlığının sitesinde yayınlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir.</p> <p>Söz konusu Usul ve Esaslarla yapılan düzenlemede bilirkişilik konusunun amacına uymayan düzenlemeler ve sakıncaları iş bu yazımızın konusunu oluşturmaktadır.</p>Emin Yıldırım
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973475479KARBON AYAK İZİ VERGİSİ GELİYOR MU?
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2648
<p>Küresel ısınma ve buna bağlı olarak 2030 yılına kadar sıfır karbon hedefi bir çok sektörü etkiliyor. Paris İklim Anlaşması’nı T.B.M.M.7 Ekim 2021 tarihinde onaylayarak yürürlülük kazandı.Buna göre Türkiye’nin 2030 yılına kadar sera gazı emisyonunu %21 azaltma taahhüdü var.AB’de ülkemizden ithal ettiği 6 sektör için 01/01/2026 tarihinden itibaren karbon vergisi alacağını beyan etti.</p>Hüseyin Kaya
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973480481HANGİ MÜKELLEFLER DÖVİZLİ DEFTER TUTABİLİR
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2649
<p>Ticari faaliyetinin büyük bölümünü yurt dışı ile yapan firmalarda; oluşan kur farklarından, döviz ihtiyacına binaen alım-satım arasındaki marj dolayısıyla oluşan maliyetin olumsuz etkilerinden korunabilmek için dövizli defter tutulması mümkündür. Ancak bu imkan ilgili kanunlarda belirtilen şartları sağlayan mükellefler tarafından kullanılabilmektedir.</p>Menderes Çetin
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973482483YURT DIŞINDAN DÖVİZ OLARAK ELDE EDİLEN ÜCRETLERİN VERGİ MEVZUATIMIZ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2650
<p>Covid-19 Pandemisi döneminde uzaktan çalışma modellerinin artması ile birlikte işçi-işveren arasında mesafe tanımaksızın ilişkiler kurulduğu görülmüştü. Bu çalışma modelinin sürdürülebilir olduğu iş alanlarında bir süre sonra global çapta bağlantılar hayat bulmaya başlamıştı.</p> <p>Bunun bir sonucu olarak Türkiye’de mukim gerçek kişiler yurt dışında mukim işverenlere hizmet vermeye, Onlardan ücret geliri elde etmeye başlamışlardır.</p> <p>Yurt dışında bulunan işverenlerden elde edilen (döviz cinsinden) ücret gelirlerinin ülke ekonomisine katkısı yadsınamaz. İhracat yapan bir firma ile bu kapsamda hizmet veren bir gerçek kişi aynı etkiyi yapmaktadır. O sebeple de bu kişilere bazı vergisel kolaylıklar sağlanmıştır.</p> <p>Yazımınızın konusunu yurt dışından elde edilen ücret gelirlerinin vergi mevzuatımız açısından değerlendirilmesi oluşturmaktadır.</p>Menderes Çetin
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973484485YILLARA YAYGIN İNŞAAT TAAHHÜT PROJELERİNDE ENFLASYON DÜZELTMESİ UYGULAMA ÖRNEĞİ
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2651
<p>Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) içinde önemli bir paya sahip olan ve Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olarak öne çıkan inşaat sektörü dikkat çekmektedir. Özellikle büyük ölçekli ve birden fazla takvim yılına yayılan projeler, sektörün en kritik bileşenlerindendir. Bu projelerde enflasyon düzeltmesinin nasıl uygulanacağı ve ticari kazanç üzerindeki etkileri ise en çok ilgiyi çeken konular arasında bulunmaktadır.</p>Emre Özerçen
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973486489TÜRK VERGİ CEZA HUKUKUNDA KANUNİLİK İLKESİ
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2619
<p>Türk Dil Kurumuna göre kanunilik ilkesi, yasallık anlamına gelmekte olup, hukuk sistemimizde de yer edinmiştir.(www.tdk.gov.tr)</p> <p>Kanunilik ilkesi kaynağını ceza hukukunda almakla birlikte, geçmişten günümüze ulusal ve uluslararası metinlerde hukukun bir temel ilkesi olarak kabul edilmiştir. Latincede “nullum crimen nulla poena sinelege” olarak geçen bu terim, kanunsuz suç olmaz ilkesi olarak adlandırılmaktadır. (Onay, 2023, s. 75) Bir diğer ifadede kanunilik suçu işleyen kişinin yasada suç ve ceza olduğunun açık olması, uygulanacak yaptırımın açık ve net olması demektir. Buda tüm ceza kanunlarına suç ve cezanın kanuniliği ilkesi olarak geçmiştir. (Aslan, 2020, s.141)</p>Hüseyin Büyükçelebi
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973490502YAPAY ZEKA ARAÇLARININ MUHASEBE MESLEK MENSUPLARINA VE ADAYLARINA ETKİLERİ
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2652
<p>Muhasebe, tarihsel olarak teknolojik ve toplumsal değişimlere uyum sağlamış bir alandır. Geçmişte ticari işlemlerin kaydedilmesiyle başlayan bu alan, günümüzde yapay zeka (YZ) gibi teknolojilerle yeni bir boyut kazanmıştır. YZ, muhasebe süreçlerini otomatikleştirirken, muhasebecilerin daha stratejik ve analitik görevler üstlenmesini gerektirmektedir. Ancak sadece teknik becerilerin geliştirilmesiyle değil, etik sorumluluklar ve toplumsal etkiler konusunda farkındalık kazandırılmasıyla da şekillendirilmelidir. YZ’nin karar alma süreçlerine etkisi, profesyonellerin etik standartlara uygun şekilde hareket etmelerini zorunlu kılmaktadır. Eğitim kurumları, YZ ile muhasebe eğitimine, stratejik düşünme ve etik karar verme gibi beceriler kazandıracak uygulamalı eğitim modelleri sunmalıdır. Bu sayede, gelecekteki muhasebe profesyonelleri, YZ araçlarını etkili ve sorumlu bir şekilde kullanmaya hazırlanacaktır.</p>Eda Çevik
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973503506TÜRKİYE İÇİN HİDROJEN EKONOMİSİNE GEÇİŞ: MALİYET PROJEKSİYONU VE PESTLE ANALİZİ BULGULARI
https://dayanismadergisi.com/index.php/dayanisma/article/view/2637
<p>Günümüzde enerji ihtiyacının artması, sınırlı fosil kaynakların çevre ve iklim krizine yol açması sebebiyle alternatif enerji kaynaklarının arayışını hızlandırmıştır. Fosil yakıt bağımlılığı, sera gazı salınımına ve iklim değişikliği krizine yol açarken, güneş, rüzgar vb. yenilenebilir kaynaklar bu sorunların üstesinden gelmek için önemli bir çözüm sunmaktadır. Ancak yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzının istikrarsız olması sebebiyle enerji ihtiyacının tamamı düzenli karşılanamamaktadır. Bu nedenle yenilenebilir kaynakların kullanımına ek olarak hidrojene ihtiyaç duyulmaktadır. İkincil enerji kaynağı olarak hidrojenin kullanılması için hem dünyada hem de Türkiye’de çalışmalar sürmektedir. Bu çalışmada güneş, rüzgar vb. enerji kaynaklarına ek olarak hidrojen enerjisinin incelenmesi sonucu hidrojenin üretimi, depolanması, taşınması ve enerjiye dönüşümü, hidrojenin kullanım alanları ve hidrojen ekonomisi<br />hakkında bilgi verilmektedir. Türkiye’de hidrojen enerjisi ile ilgili maliyet göstergeleri dikkate alınarak hidrojen enerjisi kaynaklı bir ekonomiye geçişin nasıl mümkün olabileceği araştırılmaktadır. Hidrojen projeksiyonunu verilerek fosil kaynaklara Elde edilen bulgulara ek olarak bütünsel bir değerlendirme yapmak amacıyla PESTLE analizi seçilip uygulanmıştır. Uygulanan PESTLE analizinin bulguları ışığında ülke ekonomisinin hidrojen kaynaklı bir ekonomiye geçişi ve sonuçları değerlendirilmiştir. Sonuç olarak Türkiye’nin Hidrojen Ekonomisine geçiş sürecine ilişkin bir yol haritası önerilmektedir. (ÇAĞLAYAN, Hidrojen Enerjisi Kaynaklı Bir Ekonomiye Geçiş Nasıl Mümkün Olabilir? Türkiye İçin Karşılaştırmalı Bir yol Haritası Önerisi., 2023, s. 10)</p>İbrahim Çağlayan
Telif Hakkı (c) 2024 İzmir Dayanışma Dergisi
2024-12-192024-12-1973507514